Mekrûh ~ مكروه
Lugat-ı Remzi - Mekrûh ~ مكروه maddesi. Sayfa: 675 - Sira: 8
Lugat-ı Remzi; Mekrûh maddesi. osmanlıcada Mekrûh ne demek, Mekrûh anlamı manası, Mekrûh osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Mekrûh hakkında bilgi. Arapça Mekrûh ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Mekrûh anlamı
Lugat-ı Remzi - مكروه Mekrûh ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
Mekrûh ~ مكروه güncel sözlüklerde anlamı:
MEKRUH ::: İğrenç, nahoş görülen şey. * Fık: Şeriatın haram etmediği, fakat zaruret olmadan yapılmasına izin vermediği, zanna dayanan delil ile işlenmesi caiz olmayan iş. * Mihnet. Şiddet.
mekruh ::: (a. s. kerh'den. c. : mek-rûhât) : 1) iğrenç, tiksinti veren, (bkz. : kerîh). 2) yapılması şerîatçe hoş görülmiyen hal.
mekruh ::: kötü, çirkin.
MEKRuH ::: Mekrûh olduğu bildirilen yasak işleri özürsüz yapmak günahtır. (Seyyid Abdülhakîm)
Küçük ve büyük abdesti sıkıştırırken ve yel zorlarken namaza durmak mekruhtur. Namaz arasında zorlarsa, namazı bozmalıdır. Bozmaz ise günâha girer. Cemâati kaçırsa bile, bozması iyi olur. Kerâhetle kılmaktan ise, cemâat sünnetini kaçırmak evlâdır. Namaz vaktini veya cenâze namazını kaçırmamak için mekrûh olmaz. (İbn-i Âbidîn)
Mekruh :::
- İslam dininde, dinî bakımdan yasaklanmadığı hâlde yapılmaması istenen.
- İğrenç, tiksindirici.
mekruh ::: iğrenç
mekrûh ::: iğrenç
mekrûh ::: iğrenç
mekruh ::: (a. s. kerh'den. c. : mek-rûhât) 1) iğrenç, tiksinti veren, (bkz. : kerîh). 2) yapılması şerîatçe hoş görülmiyen hal.
mekruh ::: iğrenç
MEKRUH :::