Müstesnâ ~ مستثنی
Lugat-ı Remzi - Müstesnâ ~ مستثنی maddesi. Sayfa: 514 - Sira: 17
Lugat-ı Remzi; Müstesnâ maddesi. osmanlıcada Müstesnâ ne demek, Müstesnâ anlamı manası, Müstesnâ osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Müstesnâ hakkında bilgi. Arapça Müstesnâ ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Müstesnâ anlamı
Lugat-ı Remzi - مستثنی Müstesnâ ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
Müstesnâ ~ مستثنی güncel sözlüklerde anlamı:
MüSTESNA ::: İstisna edilen. Ayrı tutulan, ayrı muameleye tabi olan. Kaide dışı bırakılmış olan.
müstesna ::: kural dışı, ayrı, sıra dışı.
Müstesna :::
- Bir bütünün veya kuralın dışında olan, kural dışı, şaz.
- Benzerlerinden üstün olan, benzerleri az bulunan
Örnek: Kendisi bu resimlerin hepsinden daha sevimli, daha canlı, daha müstesna bir simaydı. Y. K. Karaosmanoğlu - Ayrıcalı, ayrı tutulan, ayrık.
- Dışındaki, ayrı tutularak, hariç
Örnek: Bir iki gazete müstesna, bütün İstanbul basını da Serbest Fıkra taraflısı idi. F. R. Atay - ayrık.
- Benzerlerinden farklı, üstün, ayrı tutulan.
müstesnâ ::: ayrı tutulan
Müstesna ::: Ayrık; istisna olan; kural dışı
müstesnâ ::: apayrı
müstesnâ ::: dışında haricinde
Müstesna ::: Ayrık; istisna olan; kural dışı
müstesna ::: hariç
müstesna :::
ayrık; istisna olan; kural dışı
MÜSTESNA :::
İstisna edilen. Ayrı tutulan, ayrı muameleye tabi olan. Kaide dışı bırakılmış olan