Kenâr ~ كنار
Lugat-ı Remzi - Kenâr ~ كنار maddesi. Sayfa: 231 - Sira: 20

Lugat-ı Remzi; Kenâr maddesi. osmanlıcada Kenâr ne demek, Kenâr anlamı manası, Kenâr osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Kenâr hakkında bilgi. Arapça Kenâr ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Kenâr anlamı
Lugat-ı Remzi - كنار Kenâr ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
Kenâr ~ كنار güncel sözlüklerde anlamı:
KENAR ::: f. Çevre, kıyı, Sâhil, deniz kıyısı. * Köşe, uç. * Son, nihâyet. * Çember. * Etrâfı çevrilen şey. * Kucaklama. Kucağa alma.
kenar ::: (f. i.) : 1) kıyı, çevre. 2) deniz kıyısı, (bkz. : sahil). 3) uc, köşe.
kenâr-ı âsmân ::: ufuk. 4) nihayet, son. 5) kucaklama, kucağa alma. 6) etraf pervazı, çerçeve. 7) çenber.
Kenar :::
- Bir şeyin, bir yerin bitiş kısmı veya yakını, kıyı, yaka
Örnek: O sırada karşı taraçadaki kadın elinde pirinç tası olduğu hâlde taraçanın kenarına kadar geldi. O. V. Kanık - Bir şeyi çevreleyen çizgi.
- Pervaz, çizgi, antika, baskı vb. çevre süsleri.
- Merkezden uzak olan, kuytu, ıssız, sapa, tenha yer
- Yan.
- Bir biçimi sınırlayan çizgilerden her biri.
- 1. Bir geometrik şeklin iki düzlemsel yüzünün arakesiti olan doğru veya doğru parçası. 2. Bir çizgede, iki köşeyi birleştiren bir eleman. bk. yönlükenar, yönsüzkenar.
- Film kuşağının iki yanı.
kenâr ::: kıyı
kenâr ::: kıyı
kenâr ::: kenar
kenâr ::: yan
kenar ::: ağız, bucak, ibik, kıyı, taşra, yaka, yan
KENAR :::