Çağdaş Sözlük

Asabe ~ عصبة

Lugat-ı Remzi - Asabe ~ عصبة maddesi. Sayfa: 842 - Sira: 6

Lugat-ı Remzi; Asabe maddesi. osmanlıcada Asabe ne demek, Asabe anlamı manası, Asabe osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Asabe hakkında bilgi. Arapça Asabe ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Asabe anlamı

Lugat-ı Remzi - عصبة Asabe ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Asabe ~ عصبة güncel sözlüklerde anlamı:

ASABE ::: Kuvvet, şiddet. * Bir tek sinir. * Baba tarafından akraba olanlar. * Bir kimseye yardım ve takviye eden akrabası takımı. * Fık: Eshab-ı Feraiz, hisselerini aldıktan so a geri kalanı, terekeyi alan kimse. (Babası ve evladı olmayan kimseye vâris olan.)

asabe ::: (a. i. c. : asabât) : 1) bir tek sinir. 2) baba tarafından akraba olanlar. 3) şer'an, miras alamayan akraba. 4) birinin fırkası ve avenesi.

ASABE ::: Hak sâhiplerine paylarını veriniz. Arta kalan asabeye âittir. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)

Kendileri Eshâb-ı ferâizden iken erkek kardeşleri ile berâber bulunduklarında asabe olan kadınlar şunlardır: Kızlar, oğlun kızları, anababa bir kız kardeşler ve baba bir kız kardeşler. Oğul en kuvvetli asabe olup, oğul bulunduğu zaman, diğer asabelerin hiç biri asabe olmaz. (Mevkûfât)

asabe ::: baba tarafından akraba olanlar

asabe ::: (a. i. c. : asabât) 1) bir tek sinir. 2) baba tarafından akraba olanlar. 3) şer'an, miras alamayan akraba. 4) birinin fırkası ve avenesi.

ASABE :::

Kuvvet, şiddet. * Bir tek sinir. * Baba tarafından akraba olanlar. * Bir kimseye yardım ve takviye eden akrabası takımı. * Fık: Eshab-ı Feraiz, hisselerini aldıktan sonra geri kalanı, terekeyi alan kimse. (Babası ve evladı olmayan kimseye vâris olan\r