Çağdaş Sözlük

Sâf ~ صاف

Lugat-ı Remzi - Sâf ~ صاف maddesi. Sayfa: 747 - Sira: 8

Lugat-ı Remzi; Sâf maddesi. osmanlıcada Sâf ne demek, Sâf anlamı manası, Sâf osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Sâf hakkında bilgi. Arapça Sâf ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Sâf anlamı

Lugat-ı Remzi - صاف Sâf ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Sâf ~ صاف güncel sözlüklerde anlamı:

SAF ::: (Bak: Saff)

SAF ::: Tüylü ve yünlü hayvan.

SAF ::: Bir adam boyu yüksekliğindeki duvar.

SAF ::: Saflarınızı düzeltiniz. Dosdoğru yapınız. (Hadîs-i şerîf-Sünen-i Ebû Dâvûd)

Safları düzeltmek namaz kılmanın bir parçasıdır. (Hadîs-i şerîf-Taberânî)

Saflarınız ileri geri olmasın. Böyle olursa kalbleriniz de böyle karışık olur. (Hadîs-i şerîf-Günyet-üt-Tâlibîn)

Cemâatle namaz kılarken öndeki safta boş yer var iken, arka safta durmak ve safta yer yok iken, saf arkasında yalnız durmak mekrûhtur. Safta yer olmayınca, yalnız başına durmayıp, rükû'a kadar birini bekler. Kimse gelmezse, öndeki safa sıkışır. Öndeki safa sığmazsa, güvendiği birini arkaya çeker. Güvendiği kimse yoksa, yalnız durur. (İbn-i Âbidîn)

Saf :::


  1. Dizi, sıra
    Örnek: Bütün garsonlar saf teşkil edip selama dururlardı. E. E. Talu

  2. Grup.

  3. Katıksız, arı, katışıksız, halis, has.

  4. Kurnazlığa aklı ermeyen, kolaylıkla aldatılabilen, bön, safdil
    Örnek: Yenge, açık sözlü, saf bir kadıncağızdır. R. N. Güntekin

  5. İyi niyetli, art niyetsiz
    Örnek: Senin bu kadar, çocukça saf olduğunu bilmezdim. P. Safa

sâf ::: temiz , sıra , arı

sâf ::: ‬temiz

sâf ::: arı

sâf ::: halis

sâf ::: açık

saf ::: ‬sıra

saf ::: (a. i.) (bkz. : saff).

saf ::: arı, aydınlık, dizi, doğal, grup, halis, has, koşun, masum, öz, sıra, som, tabii

SAF :::

SAF
\n
Tüylü ve yünlü hayvan
\n--------\n
SAF{ (SÂFİ)
\n
Katışıksız, berrâk, temiz. * Zeki olmayan, derin düşünmeyen, dikkatsiz