Çağdaş Sözlük

Şifâ ~ شفاء

Lugat-ı Remzi - Şifâ ~ شفاء maddesi. Sayfa: 725 - Sira: 15

Lugat-ı Remzi; Şifâ maddesi. osmanlıcada Şifâ ne demek, Şifâ anlamı manası, Şifâ osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Şifâ hakkında bilgi. Arapça Şifâ ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Şifâ anlamı

Lugat-ı Remzi - شفاء Şifâ ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Şifâ ~ شفاء güncel sözlüklerde anlamı:

şiFA ::: Hastalıktan iyi olma, iyileşme. Hastalıktan kurtulma.(...Hastalık seni uyandırıncaya kadar sabra çalış ve hastalık vazifesini bitirdikten so a Hâlik-ı Rahim inşaallah sana şifa verir. L.)

şifâ' ::: (a. i. c. : eşfiye) : hastalıktan kurtulma, iyi olma, sağalma. Dâr-üş-şifâ : hasta-hâne.

şifâ-i âcil ::: [hastalıktan] çabuk kurtulma. şifâ-i sadr : öc almış olma, gönlü ferahlama.

şifâ ::: hastalıktan kurtuluş.

şiFa ::: Allahü teâlâ harâm olan şeylerde size şifâ yaratmamıştır. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)

Duâ ile ilâç, ömrü uzatmaz. Eceli geleni ölümden kurtarmaz. Ömür, ecel bilinmediği için, duâ etmek, ilâç kullanmak lâzımdır. Eceli gelmemiş olan sıhhate, kuvvete kavuşur. Şifâyı ilâçtan değil, Allahü teâlâdan beklemelidir. (İmâm-ı Kastalânî)

Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem üç türlü ilâç kullanırdı. Kur'ân-ı kerîm veya duâ okurdu. Fen ile bulunan ilaçlar kullanırdı. Her ikisini karışık da kullanırdı. "Kur'ân-ı kerîmden şifâ beklemeyene şifâ nasîb olmaz" buyururdu. Fâtiha sûresini okumanın şifâ olduğu çeşitli hadîs-i şerîflerde bildirilmiştir. (İmâm-ı Kastalânî)

İmâm-ı Ali Rızâ hazretleri Nişâbur'a gelince, Ehl-i sünnetten yirmi binden çok âlim ve talebe, kendisini karşıladı. Dedelerinden (yâni Peygamber efendimizden sallallahü aleyhi ve sellem) gelen bir hadîs-i şerîf okuması için yalvardılar. İmâm hazretleri bütün dedelerinin isimlerini sayarak şu kudsî hadîsi okudu; "Lâ ilâhe illallah kal'amdır. Bunu okuyan kal'ama girmiş olur. Kal'ama giren de azâbımdan kurtulur!" İmâm-ı Ahmed bin Hanbel hazretleri buyurdu ki: "Bu hadîs-i şerîf, râvîlerin (bildirenlerin) isimleri ile berâber deliye okunursa, aklı başına gelir. Hastaya okunursa, şifâ bulur. (Ebû Nuaym İsfehânî)

Balda şifâ vardır. Yetmiş peygamber bala bereket ile duâ etmiştir. (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)

Şifâ için okunacak duâ yazmamı istiyorsunuz. Şifâ için, istiğfârı (Allah'ım! Senden günahlarımı, kusurlarımı affetmeni, bağışlamanı istiyorum, mânâsına Esteğfirullah ve benzerlerini) çok okuyunuz. Bütün derdlere, sıkıntılara karşı fâidelidir. Hûd sûresinin elli ikinci âyetinde meâlen; "İstiğfâr okuyunuz! İmdâdınıza yetişirim." buyruldu. İstiğfâr insanı her murâda, dileğe, âfiyete (sıhhate, iyi hâle) kavuşturur. (M. Osman Sâhib)

Şifa :::


  1. Bedensel veya ruhsal bir hastalığın son bulması, hastalıktan kurtulma, onma.

şifâ ::: iyileşme

şifâ' ::: şifa

şifâ’ ::: ‬şifa

şifâ’ ::: iyileşme

ŞİFA :::

Hastalıktan iyi olma, iyileşme. Hastalıktan kurtulma.(...Hastalık seni uyandırıncaya kadar sabra çalış ve hastalık vazifesini bitirdikten sonra Hâlik-ı Rahim inşaallah sana şifa verir. L