Çağdaş Sözlük

Şât ~ شاة

Lugat-ı Remzi - Şât ~ شاة maddesi. Sayfa: 700 - Sira: 8

Lugat-ı Remzi; Şât maddesi. osmanlıcada Şât ne demek, Şât anlamı manası, Şât osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Şât hakkında bilgi. Arapça Şât ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Şât anlamı

Lugat-ı Remzi - شاة Şât ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Şât ~ شاة güncel sözlüklerde anlamı:

şAT ::: (C.: şutut) Büyük nehir.

şAT ::: (C.: Şiyâh-Şiyât) Koyun. * Vahşi sığır.

şat ::: (a. i. c. : şutût) : büyük nehir.

şatt-ül-Arab ::: coğr. Dicle ve Fırat nehirlerinin Korna'da birleşmesinden meydana gelen büyük nehir.

"); şeb ::: (f. i. c. : şebân) : gece. (bkz. : leyi, şev). Rûz û şeb : gündüz ve gece.

şeb-i arûs ::: gelin gecesi; Mevlânâ'nın öldüğü gece.

şeb-i ask ::: aşk gecesi.

şeb-i gamm ::: gam gecesi.

şeb-i hicran ::: hicran gecesi, ayrılıkla geçirilen gece.

şeb-i tarîk ::: karanlık gece.

şeb-i yeldâ ::: yılın en uzun aecesi. [22 Aralık]

şeb ü rûz ::: gece gündüz.

Şat :::


  1. Sığ sularda ağır yükleri taşımak için kullanılan, altı düz bir çeşit tekne
    Örnek: Bordadan aşağı şatlara inip torbaları şata bırakarak eli boş geri dönüyor. Z. Selimoğlu

şat ::: büyük nehir , koyun , vahşi sığır

şât ::: (a. i.) koyun, (bkz. : ganem).

ŞAT :::

(C.: Şiyâh-Şiyât) Koyun. * Vahşi sığır