Çağdaş Sözlük

Dem ~ دم

Lugat-ı Remzi - Dem ~ دم maddesi. Sayfa: 548 - Sira: 4

Lugat-ı Remzi; Dem maddesi. osmanlıcada Dem ne demek, Dem anlamı manası, Dem osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Dem hakkında bilgi. Arapça Dem ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Dem anlamı

Lugat-ı Remzi - دم Dem ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Dem ~ دم güncel sözlüklerde anlamı:

DEM ::: Kan.

DEM ::: f. Nefes. Soluk. * Ağız. * Nazar. * An, vakit, saat. * Koku. * Kibir, gurur. * Âli, yüksek. * Körük.

"); dem ::: (a. i. c. : dimâ') : kan. İrâka-i dem : kan dökmek, İ'tidâl-i dem : soğukkanlılık.

dem ::: (f. i.) : 1) soluk, nefes. 2) içki. 3) an, vakit, saat, zaman.

dem-i bahar ::: bahar nefesi, bahar gibi güzel kokan nefes.

dem-i civânî ::: gençlik zamanı. 4) aldatma, hile. 5) kibir, gurur, büyüklük. 6) toku. 7) kuyumcu ve demirci körüğü. 8) n. âh. 9) ağız [insan; bıçak, kılıç]. 10) şiirin veznî.

dem-i İsâ ::: İsa nefesi, îsa nefesli.

Düm ::: (f. i.) : kuyruk, (bkz. : dünbâl, dünbâle).

dem ::: kan, zaman, konu, kıvam.

Dem ::: Dem kelimesi hepimizin ilk aklına gelen anlamı itibari ile, çayın renk ve koku bakımından istenilen durumunu ve kıvamını ifade eder.

Aynı zamanda, pişirilen yemeklerin yenecek kıvama gelmiş olma durumu da dem olarak adlandırıldığı gibi, içki ve koku anlamları ile de sıkça kullanılır.

Fakat bütün bu anlamların arkasında asıl ve en gerçek anlamı olan her dem kullanımında sahip olduğu, en eski zaman, çağ anlamı vardır. Çünkü çayın istenen duruma gelmesi, yemeğin kıvamı, içki ve koku olarak arzu edilen halde olması esasen zamanının gelmiş olması demektir.

Bütün anlamlarını sıralayacak olursak:

1 . (Eskimiş anlamı) Zaman, çağ
2 . Hazırlanan çayın renk ve koku bakımından istenilen durumu.
3 . (halk ağzında) Pişirilen yemeklerin yenecek kıvama gelmesi.
4 . (eskimiş) Soluk, nefes.
5 . (eskimiş) İçki.
6 . (eskimiş) Koku.

dem ::: kan , zaman , nefes , soluk , an

düm ::: kuyruk

dem ::: ‬kan

dem ::: ‬zaman

dem ::: nefes

dem ::: içki

düm ::: ‬kuyruk

dem ::: (a. i. c. : dimâ') kan. İrâka-i dem : kan dökmek, İ'tidâl-i dem : soğukkanlılık.

Düm ::: (f. i.) kuyruk, (bkz. : dünbâl, dünbâle).

dem ::: çağ, içki, kan, koku, nefes, soluk, zaman

DEM :::

f. Nefes. Soluk. * Ağız. * Nazar. * An, vakit, saat. * Koku. * Kibir, gurur. * Âli, yüksek. * Körük