Çağdaş Sözlük

İ'câz ~ اعجاز

Lugat-ı Remzi - İ'câz ~ اعجاز maddesi. Sayfa: 82 - Sira: 28

Lugat-ı Remzi; İ'câz maddesi. osmanlıcada İ'câz ne demek, İ'câz anlamı manası, İ'câz osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte İ'câz hakkında bilgi. Arapça İ'câz ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada İ'câz anlamı

Lugat-ı Remzi - اعجاز İ'câz ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

İ'câz ~ اعجاز güncel sözlüklerde anlamı:

i'CAZ ::: Âciz bırakmak. Acze düşürmek, şaşırtmak. * Edb: Mu'cize derecesinde düzgün ve icazlı söz söylemek. Benzerini yapmada herkesi acze düşürmek. Güzel söz söylemekte insanların muktedir olmadıkları derece. * Mu'cizelik olan şey.(Kur'an 1350 senedir bütün hakaikını kâinat çarşısında açıp teşhir ettiği halde herkes, her millet, her memleket onun cevahirinden, hakaikından almıştır ve alıyorlar. Halbuki, ne o ülfet, ne o mebzuliyet, ne o mürur-u zaman, ne o büyük tahavvülâtlar onun kıymettar hakaikına, onun güzel üslublarına halel vermemiş, ihtiyarlatmamış, kurutmamış, hüsnünü söndürmemiş; şu hâl tek başı ile bir i'câzdır. M.)

i'câz ::: (a. i. c. : i'câzât) : 1) âciz bırakma, acze düşürme. 2) şaşırtma. 3) ed mucize sayılacak kadar düzgün söyleme. 4) bir benzerini yapmada herkesi acze düşürme. : Hadd-i i'câz, derece-i i'câz : güzel söylemenin son haddi.

i'CaZ ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmin i'câzıyla ilgili olarak meâlen buyurdu ki: (Ey Resûlüm!) De ki: Yemîn ederim bu Kur'ân'ın benzerini meydana getirmek için insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek olsalar da yine benzerini getiremezler. (İsrâ sûresi: 88) (Muhammed bin Hamza)

i'CaZ ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmin i'câzıyla ilgili olarak meâlen buyurdu ki: (Ey Resûlüm!) De ki: Yemîn ederim bu Kur'ân'ın benzerini meydana getirmek için insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek olsalar da yine benzerini getiremezler. (İsrâ sûresi: 88) (Muhammed bin Hamza)

i'câz ::: aciz bırakma , şaşırtma

i’câz ::: ‬âciz bırakma

i’câz ::: şaşırtma

i'câz ::: (a. i. c. : i'câzât) 1) âciz bırakma, acze düşürme. 2) şaşırtma. 3) ed mucize sayılacak kadar düzgün söyleme. 4) bir benzerini yapmada herkesi acze düşürme. : Hadd-i i'câz, derece-i i'câz : güzel söylemenin son haddi.

İ'CAZ :::

Âciz bırakmak. Acze düşürmek, şaşırtmak. * Edb: Mu'cize derecesinde düzgün ve icazlı söz söylemek. Benzerini yapmada herkesi acze düşürmek. Güzel söz söylemekte insanların muktedir olmadıkları derece. * Mu'cizelik olan şey.(Kur'an 1350 senedir bütün hakaikını kâinat çarşısında açıp teşhir ettiği halde herkes, her millet, her memleket onun cevahirinden, hakaikından almıştır ve alıyorlar. Halbuki, ne o ülfet, ne o mebzuliyet, ne o mürur-u zaman, ne o büyük tahavvülâtlar onun kıymettar hakaikına, onun güzel ü