Çağdaş Sözlük

İhtirâs ~ احتراث

Lugat-ı Remzi - İhtirâs ~ احتراث maddesi. Sayfa: 20 - Sira: 9

Lugat-ı Remzi; İhtirâs maddesi. osmanlıcada İhtirâs ne demek, İhtirâs anlamı manası, İhtirâs osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte İhtirâs hakkında bilgi. Arapça İhtirâs ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada İhtirâs anlamı

Lugat-ı Remzi - احتراث İhtirâs ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

İhtirâs ~ احتراث güncel sözlüklerde anlamı:

iHTiRAS ::: Aşırı istek sahibi olmak, hırs duymak, şiddetli arzu.

iHTiRAS ::: (Hiraset. den) Kaçınmak, kendini korumak, muhafaza etmek. * Kesmek.

iHTiRAS ::: Ekme.

ihtiras ::: (a. i. hirâset'den.) : çekinme, sakınma, korunma, (bkz. : ihtiraz).

ihtiras ::: (a. i. hırs'dan. c. : ihtirâsât) : 1) şiddetli arzu, istek. 2) aşırı heves.

ihtiras ::: aşırı istek.

iHTiRaS ::: Âdemoğlu yaşlanır. Fakat onda iki haslet gençleşir: Mala ve ömre (yaşamaya) ihtirâs. (Hadîs-i şerîf-Sünen-i İbn-i Mâce)

Bu zamanda kendisinde şu beş sıfat bulunmayan kimsede mal toplanmaz. Tûl-i emel (sonu gelmeyen istek), ihtirâs, şiddetli cimrilik, korku azlığı, âhireti unutmak. (Süfyân-ı Sevrî)

Para, mal ve mülk, kişinin zâhid olmasına (dünyâya düşkün olmamasına) mâni değildir. Dünyâlığı bulunmayan da zâhid sayılmaz. Dünyânın faydasız şeylerine ihtirâsı olup olmadığı araştırılıp, ona göre hüküm verilir. Bir kimsenin elinde dünyâlığı vardır. Fakat zâhiddir. Bir kimsenin de dünyâlığı yoktur. Lâkin zâhid değildir. Mal, insanın silâhı gibidir. İnsan canını, sıhhatini, dînini ve şerefini mal ile korur. (Süfyân-ı Sevrî)

Âhirete îmânı olanın, dünyâya ihtirâsı olmaz. Âhirette cezâ göreceğini kesin olarak bilen kimse, dünyâyı âhirete tercîh etmez. (İmâm-ı Mâverdî)

İhtiras :::


  1. Aşırı, güçlü istek
    Örnek: Aldım Rakofça kırlarının hür havasını / Duydum akıncı cetlerimin ihtirasını. Y. K. Beyatlı

  2. Tutku
    Örnek: Gerçi eliyle yarattığı güzel bahçeyi hâlâ kıskanç bir ihtirasla seviyordu. H. E. Adıvar

ihtirâs ::: aşırı hırs , aşırı istek

ihtirâs ::: ‬aşırı hırs

ihtiras ::: (a. i. hirâset'den.) çekinme, sakınma, korunma, (bkz. : ihtiraz).

ihtiras ::: (a. i. hırs'dan. c. : ihtirâsât) 1) şiddetli arzu, istek. 2) aşırı heves.

ihtiras ::: tutku

İHTİRAS :::

Aşırı istek sahibi olmak, hırs duymak, şiddetli arzu