Salsâl ~ صلصال
Lugat-ı Remzi - Salsâl ~ صلصال maddesi. Sayfa: 763 - Sira: 9

Lugat-ı Remzi; Salsâl maddesi. osmanlıcada Salsâl ne demek, Salsâl anlamı manası, Salsâl osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Salsâl hakkında bilgi. Arapça Salsâl ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Salsâl anlamı
Lugat-ı Remzi - صلصال Salsâl ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
Salsâl ~ صلصال güncel sözlüklerde anlamı:
SALSAL ::: Kuru balçık. Kumla karışıp kurumuş olan balçık. * Çok anırgan eşek.
salsâl ::: (a. i.) : jeol. 1) kumla karışık ince çamur. 2) lüleci çamuru.
SALSaL ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:
Andolsun ki, biz insanı hame-i mesnûndan (balçık çamurundan), salsâlden yarattık (Hicr sûresi: 26)
Âdem aleyhisselâm yeryüzünde yaratılan ilk insan ve ilk peygamberdir. Bütün insanların babasıdır. Çeşitli memleketlerden getirilen toprakları melekler su ile çamur yapıp, insan şekline koydu. Mekke ile Tâif arasında kırk yıl yatıp salsâl oldu. Önce Muhammed aleyhisselâmın nûru alnına kondu. Sonra Muharremin onuncu Cumâ günü rûh verildi. (Altıparmak Muhammed Efendi)
Âdem aleyhisselâm salsâl hâlinde iken, melekler bedenini görüp, ondaki uygunluğa, âhenge ve ilâhî san'ata hayran kaldılar. Acabâ, "Allahü teâlâ bundan güzel bir şey halk etti mi?" dediler. (Muhammed Hirevî)
salsal ::: kuru balçık , kumla karışıp kurumuş olan balçık , çok anırgan eşek
salsâl ::: (a. i.) jeol. 1) kumla karışık ince çamur. 2) lüleci çamuru.
SALSAL :::